Ey Oruç Tut Beni

minare-mahya

Hoş geldin ey suskun sevgilim; Tutsözünü; sus. Mühürle dudağımı, sesimi tut, lâl eyle çığlıklarımı. Nahoşavazların uçurumlarından çek dilimi. Yalanların kuyularından çekipçıkar nefeslerimi. Göklü söz ağaçlarının bengisuyuna kat hecelerimi. Hoş geldin ey yüzü gamzelim; Bakışınınmenzilinde tut gözlerimi. Tir-i müjgan dokunuşlarınla delik deşik etkibrimi. Gör(e)meyip de seni, göster(e)meyip de yanımda yöremde, görürgibi huzurunda tut çaresiz yetimliğimi. Hoş geldin ay yüzlüm benim; Tutsaçlarımın kakülünden, kaldır yüzümü yerden. Utancımı tebessümününkıvrımlarına dola, yut. Pişmanlığımı gül yanağının yamaçlarına sar,uyut. Dağıt neşemin saçlarını, hüznün tenine yasla umarsızlığımı. Tutelimi. Avuçlarında tut uzanamadığım uçurum çiçeklerimi. Geri ver uzakdal uçlarına…

Read More

Ben Bu Şiiri Biliyorum…

saray-padisah

Ben bu şiiri biliyorum.. Yavuz Sultan Selim Han zamanında bir şâir yeni yazdığı şiirini pek beğenmiş ve sultana okumak dilemiş. Tabii o zamanlar gerçek sanatkâra çok kıymet verildiği için, kısa zamanda huzura kabul edilmiş. Selim Han´ın yanında Hasan Can ve diğer vezirler de varmış. Şâir zât, heyecandan sesi titreyerek şiirini okumuş bitirmiş, sonra da pâdişaha bakmış. Yavuz Selim Han hiç tereddüt etmeden : – “Ama ben bu şiiri biliyorum.” Deyince, adamcağız şaşırmış; – “Nasıl olur efendim, bu şiiri ben yazdım ve ilk defâ burada okuyorum.” Pâdişah – “İstersen bir de…

Read More