Hz. Aişe ve Evliliği

aise

Peygamberimiz Hz. Aişe 9 yaşındayken yani o bir çocukken onunla evlenmedi.

Bu konuyu peygamber düşmanları sürekli istismar vesilesi yapılıyor. Böyle bir şeyin olması, Hz. Peygambere bir çocukla evlenmiş (sübyancı) muamelesi yapılması hiç hoş değil, hem de doğru değil.

Dr. İhsan Eliaçık bu konuda Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle yazdığı yazı da şunları anlatıyor;

“Peygamberimiz Hz. Aişe ile 18-19 yaşında evlenmiştir. Daha sübyan (akil baliğ olmamış çocuk) bir kız ile evlenme diye bir şey asla söz konusu değil. Çünkü Araplar kızları diri diri toprağa gömen bir toplum olduklarından, yeni doğan kızların yaşlarını tutmazlardı. Kız ancak akil baliğ yaşına ulaşınca yani ay hali görmeye başlayınca adamdan sayılır ve yaşı hesaplanmaya başlanırdı. Bu durumda Hz. Aişe evlendiğinde 9 yaşındaydı demek, “Akil baliğ olalı 9 yıl olmuştu, 9 yıldır ay hali görüyordu” demektir. O devirde ortalama bir kız 12- 13 yaşında ay hali görmeye başladığına göre Hz. Aişe 18-19 yaşlarında olmuş olur.

Nitekim başka hesaplar da tamı tamına bunu uyuyor. Hz. Aişe Peygamberimizle 9 yıl evli kalmıştı ve Peygamberimiz öldüğünde 28 yaşındaydı. Buradan da 18-19 yaşında olduğu ortaya çıkar. Öte yandan zaten Hz. Aişe daha önce nişanlıydı, bu nişan bozulup Peygamberimizle evlenmişti!

Dr. Reşit Haylamaz`ın bu konudaki çalışması da oldukça tatmin edici sonuçlar veriyor. Haylamaz bu konuyu Yeni Ümit Dergisi için yazdığı bir yazıda kaynaklarını da vererek şöyle anlatıyor.

Hz. Aişe validemizden yapılan bir rivayet :
Hz. Muhammed henüz Mekke de iken ve bende oynayan bir çocuk iken onların vadeleri kıyamettir. Kıyamet ne dehşetli ve ne acıdır! mealindeki (kamer s. 46) ayet inmişti& (Buhari 1.cilt Telifil Kuran bahsi) Bu sure Mekke devrinin birinci döneminde(4. yıl) inmiştir. Hz.Aişe validemiz bu sure ve ayetleri net olarak hatırladığına göre yukarıdaki iddianın doğru olması mümkün değildir.Olayları ayrıntılarıyla hatırlayabilmek ve sokakta oynayan bir çocuk olması için en az beş veya altı yaşında(veya daha büyük) olması gerekir. Kamer suresi Mekke devrinin dördüncü yılında indiğine göre dördüncü yılda beş-altı yaşında olması gerekmektedir.Buhari de Hz. Aişenin kendi hadisindeki ifadeye uygun düşmektedir.Hz. Aişe validemiz peygamberimizle dokuz yıl beraber yaşamıştır. Onun Kuran, hadis ve fıkıh ilimlerindeki yerini bütün islam alimleri teslim etmektedir. O devrinin en büyük alimlerini tenkit etmiş, çeşitli konularda fetvalar vermiş, Kuranın ve sünnetin doğru anlaşılması konusunda insanlara önderlik etmiştir. Sünneti Kuranla test etmenin ilk örneklerini vermiştir. Bu birikimi henüz çocuk denecek yaşta bir insanın elde etmiş olmasını kabullenmek oldukça zordur.

Bunu da oku :  Peygamberimizin Veda Hutbesi

Hz. Ayşe validemizin evlendiği zaman ki yaşı hep tartışma konusu yapılmıştır. Bilindiği gibi Peygamberliğin gelişinden on yıl sonra, 50 yaşındayken eşi Hz. Hatice’yi kaybeden Peygamberimiz (sav) kendisine hem ev işleri ve çocuklarının bakımında yardımcı olacak, hem de İslâm’a davet faaliyetlerinde destek olacak eşlere ihtiyacı vardı. Bunun için bir yandan yaşlı ve dul bir kadın olan Hz. Sevde’yi, öte yandan da en yakın arkadaşı olan Hz. Ebûbekir’in kızı Hz. Ayşe’yi istetti. Hz. Peygamberin bu isteği, vahyin başlangıcından 10 yıl sonradır. Hz. Ayşe vahiy başlangıcından beş – altı yıl önce doğmuştur. Dolayısıyla Hz. Ayşe’nin Peygamberimizle evlendiği yaşın 17–18 olduğu ortaya çıkar. Bu konu, daha detaylı bir şekilde Mevlana Şibli’nin Asr-ı Saadet kitabında geçer. (İst. 1928. 2/ 997) Hz. Ayşe’nin evlendiği zaman yaşının büyük olduğunu, ablası Hz. Esma’nın biyografisinden kesin olarak anlıyoruz. Biyografi kitapları Hz. Esma’dan bahsederken diyorlar ki: “Esma 100 yaşındayken, hicretin 73. yılında vefat etmiştir. Hicret vaktinde 27 yaşındaydı. Hz. Ayşe ablasından 10 yaş küçük olduğuna göre, onun da hicrette tam 17 yaşında olması icap eder. Ayrıca Hz. Ayşe, Hz. Peygamber’den önce Cübeyr’le nişanlanmıştı. Demek evlenecek çağda bir kızdı. Diğer bir izah tarzı da şudur: Hz. Ayşe validemiz Peygamberimizle dokuz yıl evli kalmışlardı. Peygamberimizin vefatı esnasında ise 27 yaşında idi. Efendimizden sonra da 48 yıl yaşamış ve hicri 58’de 74 yaşında vefat etmiştir. Sondan başa doğru gidersek 74’ten 48’i çıkartıp kalandan da evli olduğu yılı çıkartınca evlendiği yaşı bulmuş oluruz. 74 – 48 = 26; 26 – 9 = 17 kalır ki yaklaşık 17 veya 18 yaşında evlendiği gerçeği ortaya çıkar” (Bkz:: A. H. Berki – O. Keskioğlu, Hatemü’l Enbiya Hz. Muhammed ve Hayatı, 210)

Bunu da oku :  Gizli Davetin Hız Kazanması

Kimi arap edebiyatı kitaplarında evlilik yaşı ergenlikle başlatılmakta ve ‘tezevvecet fi vahidetihi’ gibi ifadelerle karşılaşmak mümkün bulunmaktadır. Buna göre Hz. Aişe’nin evliklik yaşı ile ilgili olarak 9-10 yaşları zikrdildiğine göre buna minimum ergenlik yaşı olan 9’u eklediğimizde 18-19 eder. Hz. Aişe’nin evlilik yaşının minmum budur

1. Geleneksel iddianın söylediklerinin aksine, Hz. Âişe’nin doğumu, nübüvvetten (Hz. Muhammed’e peygamberliğinin bildirilişinden) 4 yıl sonra değil, nübüvvetten 6 yıl öncedir.

Anlaşılan o ki, geleneksel Emevî tezgâhı, Hz. Âişe’nin yaşında, daha baştan on yıllık bir küçültme yapmaktadır.

Kesin olarak bilmekteyiz ki, Hz. Âişe, peygamberimizin kendisiyle evlenme iradesini ortaya koyduğu tarih, peygamberliğin gelişinden tam on yıl sonradır. Peygamberimiz bu isteğini, Âişe’nin babası ve peygamberimizin yakın dostu Hz. Ebu Bekir’e açtığı zaman, Ebu Bekir ona şunu söylemiştir:

“Ben, Âişe’yi akrabamdan Mut’ım’in oğlu Cübeyr’e söz verdim. Eğer onlar bu isteklerinden vazgeçerlerse, Âişe’nin sizinle evlenmesini ancak o zaman düşünebilirim.”

Kaynakların bu konu ile ilgili kayıtlarını izlemeye devam edelim:

Mut’ım ailesi, Müslüman olmamış bir aileydi. Hz. Peygamber’e ve İslam’a karşı idiler. İslam öncesi dönemde kızını istedikleri Ebu Bekir, İslam’ın gelişi üzerine bu dine girmiş, Hz. Muhammed’in yakın dostları arasında yer almıştı.

Bunu da oku :  Peygamberimizin Şam'a İkinci Gidişi

Putperest kalmayı sürdüren Mut’ım Ailesi’nin hanımı, oğullarının Müslüman bir kızla evlenmesine karşı çıkıyor, şöyle diyordu:

“Bu Müslüman kız evime girerse oğlumu dininde eder. Buna izin veremem.”

Hz. Ebu Bekir’in, putperest akrabasına kızını gelin olarak vermeyi kabulünün, Ömer Rıza’nın da belirttiği gibi, onun İslam’a girişinden sonra olabileceğini kabul mümkün değildir. Ebu Bekir gibi bir peygamber dostunun, kızını bir putperest aileye gelin göndermesini düşünemeyiz.

O halde, Âişe ile ilgili verilen evlilik sözü, Ebu Bekir’in Müslümanlığı kabulünden öncedir ve bu da gösterir ki, Âişe, daha babası Müslümanlığa girmeden, birileri tarafından gelin olarak istenecek bir yaştadır.

Ebu Bekir ailesi, putperest akrabalarına İslam öncesi devirde verdikleri sözün geçersiz kılınması için, akrabası Mut’ım’ın bir adım atmasını beklemiştir.
Ve o adım, Mut’ım ailesinin hanımı tarafından atılmış, Âişe’nin serbest kalması bu sayede gerçekleşmiştir.

Kısacası, tarihsel belgeler gösteriyor ki, Hz. Âişe, Peygamberimiz tarafından eş olarak istendiğinde, en az 14, 15 yaşındadır.

2. Hz. Âişe’nin Peygamberimizle nikâhlanması, Peygamberimiz tarafından istenmesinden üç yıl sonradır.
Bu noktada ittifak var.
O halde, Âişe’nin, Peygamber evine eş olarak girdiği sırada 18-19 yaşlarında olması gerekiyor.
Gerçek budur.

(Visited 544 times, 1 visits today)

Related posts

Leave a Comment