Receb Ayı

Receb ayı duası

Receb ayının faziletleri

Recep ayı, Hicri takvimin yedinci ayıdır. İslam inancında önemli bir yere sahiptir. Bu ay, üç ayların başlangıcıdır. Üç aylar, Ramazan ayı öncesindeki manevi bir hazırlık dönemidir.

Receb ayı Hicrî ayların yedincisi ve Ramazan’dan iki ay öncesidir. Fazileti bakımından ayrı bir yeri vardır. Regaib ve Mi’rac gibi mübarek geceleri içinde bulundurması, faziletini daha da arttırmaktadır. Ayrıca, Kur’ân’da haram ayları olarak geçen dört aydan birisi olması, Müslüman kalblerdeki yerini bir kat daha daha artırmıştır.

Recep ayının faziletleri hakkında birçok hadis-i şerif bulunmaktadır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), bu ayın önemini şu şekilde ifade etmiştir:

  • “Recep Allah’ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan ise ümmetimin ayıdır.” (Nesai, Kıyamet, 22)
  • “Recep ayı Allah’ın ayıdır, Şaban benim ayım, Ramazan ise ümmetimin ayıdır. Recep ayında oruç tutmaya başlayan kimse, Allah’ın rahmetine nâil olur.” (Ebu Davud, Savm, 53)
  • “Recep ayında bir gün oruç tutana, Allah yüz gün sevap yazar.” (Taberani, Evsat, 3/130)

Recep ayının faziletleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Receb ayı, üç ayların başlangıcıdır. Üç aylar, Ramazan ayı öncesindeki manevi bir hazırlık dönemidir. Bu dönemde Müslümanlar, ibadetlerini artırarak, günahlarından arınma ve Allah’a yakınlaşmaya çalışırlar.
  • Receb ayı, haram aylardan biridir. Haram aylarda savaşmak, kan dökmek ve haksız yere cana kıymak gibi fiiller haram kılınmıştır.
  • Receb ayının ilk gecesi olan Regaib Kandili, mübarek gecelerden biridir. Bu gecede Allah’ın rahmeti yeryüzüne iner ve dualar kabul edilir.
  • Receb ayının yirmi yedinci gecesi olan Miraç Kandili, Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya, oradan da Allah’ın huzuruna yükseldiği gecedir.

Recep ayının faziletlerinden istifade etmek için bu ayda bol bol ibadet etmek, dua etmek, tefekkür etmek, sadaka vermek ve iyilik yapmak gerekir.

Recep Ayında Yapılacak İbadetler

Recep ayında yapılacak ibadetler arasında şunlar yer alır:

  • Nafile oruç tutmak: Receb ayının ilk gecesi olan Regaib Kandili’nde oruç tutmak, sünnettir. Ayrıca, Recep ayının her günü oruç tutmak da çok sevaptır.
  • Kandil namazı kılmak: Regaib ve Miraç Kandillerinde kılınacak kandil namazı, iki rekattır. Birinci rekatta Fatiha ve üç İhlas Suresi, ikinci rekatta Fatiha ve üç Kafirun Suresi okunur.
  • Kur’an-ı Kerim okumak: Kur’an-ı Kerim okumak, her zaman sevaptır. Ancak, Recep ayında bu ibadete daha fazla önem vermek gerekir.
  • Salavat ve tesbihat çekmek: Allah’ı yüceltmek ve Peygamber Efendimiz’e (s.a.v.) salat ve selam getirmek için salavat ve tesbihat çekmek, çok sevaptır.
  • Zikir yapmak: Allah’ı zikretmek, kalpleri huzura ve mutluluğa kavuşturur. Recep ayında zikir yapmaya daha fazla özen gösterilmelidir.
  • Tövbe ve istiğfar etmek: Günahlardan tövbe etmek ve Allah’tan af dilemek, her zaman önemlidir. Ancak, Recep ayında bu ibadete daha fazla önem vermek gerekir.
  • Sadaka vermek: Sadaka vermek, hem fakirlerin ihtiyaçlarını giderir hem de Allah’ın rızasını kazanır. Recep ayında sadaka vermek, çok sevaptır.
  • Hasta ziyareti yapmak: Hasta ziyareti yapmak, hem hastayı hem de ziyaret edeni sevindirir. Recep ayında hasta ziyareti yapmak, çok sevaptır.
  • Akrabalarla ve komşularla ilgilenmek: Akrabalarla ve komşularla ilgilenmek, toplumsal birlik ve beraberliği güçlendirir. Recep ayında akrabalarla ve komşularla ilgilenmek, çok sevaptır.
Bunu da oku :  Sıcak Havada Oruç Tutmanın Püf Noktaları

Recep ayı, Müslümanlar için manevi bir yenilenme ve arınma dönemidir. Bu ayı en iyi şekilde değerlendirerek, Allah’a yakınlaşmak ve sevap kazanmak gerekir.

Mübarek Üç Aylar’ın başlangıcı ve ilki olan Recep ayının fazileti oldukça büyüktür. Resulullah Efendimiz, Receb ayına çok değer verir ve “Yâ Rabbi, Receb ve Şabanı bizler için mübarek kıl ve bizi Ramazana eriştir” diye duâ ederdi.

Receb, tazim ve saygı anlamına gelir. İslâm öncesi Araplar Receb ayına ayrı bir ehemmiyet verirler, saygı gösterir ve şanını yüceltirlerdi. Receb ayı gelince kılıçlar kınına sokulur, oklar torbalarına yerleştirilir, derin ve kanlı husumetlerin üzerine geçici de olsa bir sükûnet örtüsü çekilirdi. Artık o gürültülü ve korkunç çöller tatlı bir huzurun baharına dalar, her taraf bir güven ve selâmet sahasına dönerdi. Öyle ki, bu ayda bir kimse babasının katiline rastlasa bile, başını kaldırıp kaşına bakmazdı. Bu aya “sağır ay” denilmesi de sükûnet mevsimi olmasındandır.

Receb ayına sağır denmesinin bir başka anlamı da şöyle ifade edilir: Bu ayın bereketi hürmetine, bu ayda işlenen günah ve hataları manen bu ay duymamakta, mü’minlerin sadece ibadet ve sevaplarına şahitlik etmektedir. Böylece Cenab-ı Hak mü’min kullarının bu ayda işlemiş oldukları günahları bağışlamaktadır.

İslâmiyet gelince de Receb ayına mahsus olan saygı devam ettirildi. Bilhassa Regaib ve Mi’rac gibi tecellilerle şereflendirildi.
Resul-i Ekrem Efendimiz dualarında,
“Allah’ım! Receb’i ve Şâban’ı hakkımızda hayırlı ve mübarek kıl, bizi Ramazan’a ulaştır.” buyururlardı. (Camiü’s-sağir, 2/90)

Receb’e, “recm ayı” da denir. Buna göre, mü’minlerin eziyet ve zahmet vermemesi için şeytanlar bu ayda taşlanır, kovulup uzaklaştırılır. Receb kelimesindeki “R” Allah’ın rahmetine, “C” Allah’ın cömertliğine ve yardımına, “B” ise Allah’ın birrine (iyilik ve ihsanına) işaret eder.

Bunu da oku :  Üç Aylar: Receb, Şaban, Ramazan

Receb ayına “mutahhar” denmesinin sebebi, bu ayı oruçlu geçirenlerin günah ve hatalarından temizlenip paklanmasıdır. Receb ayının Peygamberler tarihinde ayrı bir yeri vardır. Meselâ, Nuh Aleyhisselâm ve kavmi Receb ayında gemiye binmiş ve tufandan kurtulmuşlardır.

Receb ayı, “üç aylar” olarak bilinen mübarek bir mevsimin ilk ayıdır. Bu aylara “çok sevaplı ibadet ayları” diyen Bediüzzaman, onların kazandırdıkları sevap ve mükâfatlar bakımından, mü’minlerin önünde nasıl bir kademeli yükseliş vesilesi olduklarına şöyle işaret eder:

“Her hasenenin (ibadetin) sevabı başka vakitte on ise, Receb-i Şerifte yüzden geçer, Şâban-ı Muazzamada üç yüzden ziyade ve Ramazan-ı Mübarekte bine çıkar ve cuma gecelerinde binlere ve Leyle-i Kadirde (Kadir Gecesinde) otuz bine çıkar.”(Şualar, s.416)

Buna göre Receb ayında işlenen ibadet, edilen iyilik, yapılan hizmetlerin manevî ecri ve sevabı bire yüz verilmektedir. Bunun için mü’minler bu aydaki nasiplerini arttırmak maksadıyla daha çok gayret sarf ederler. Hayır ve hasenata biraz daha ağırlık verirler.

Bazı hikmet ehli âlimler Receb ayı hakkında şu yorumları getirmişlerdir:
– Receb eza ve cefâyı terk içindir, Şaban amel ve vefa içindir, Ramazan sıdk ve safa içindir.
– Receb tövbe ve pişmanlık ayıdır, Şaban muhabbet ayıdır, Ramazan kurbet (Allah’a yakınlık) ayıdır.
– Receb hürmet ayıdır, Şaban hizmet ayıdır, Ramazan nimet ayıdır.
– Receb ibadet ayıdır, Şaban dünyanın safasını terk etme ayıdır, Ramazan ibadetlerin mükafatını artıran aydır.

Büyük tasavvuf ehli Zünnün Mısrî der ki:
“Receb ekme ayıdır, Şaban sulama ayıdır, Ramazan derleyip toplama ayıdır. Herkes ne ekerse onu biçer, ne yaparsa cezasını çeker. Bir kimse ekimi bırakırsa, hasat zamanı ekmediğine pişman olur. Kıyamet gününde ise çok kötü duruma düşer.” (Abdürkadir Geylani, Üç aylar ve Faziletleri)

Receb ayının diğer aylardan farklı bir ibadeti de oruçtur. Mümkün mertebe bu ayda daha fazla oruç tutulmaya çalışılır. Ebû Davudta, hiç ara vermeden devamlı surette oruç tutan bir zâta Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselamın bazı tavsiyelerden sonra şöyle buyurduğu rivayet edilir:

Bunu da oku :  Cuma Günü Sünnetleri

“Haram aylarından bazısını tut, bazısını bırak, haram aylarda tut ve bırak, haram aylarda tut ve bırak.” (Ebu Davut, Savm 54)

Hadisin devamında ravî olan Sahabı şöyle demektedir:

“Resulullah ‘tut’ dedikçe, üç parmağını yumdu, ‘bırak’ deyince de üç parmağını bıraktı.” Böylece Peygamberimizin o zata, “Üç gün tut, üç gün ara ver” dediği anlaşılıyordu.

Bilindiği gibi haram ayları, “Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Receb” aylarıdır.

Receb ayında devamlı olarak bir ay boyu oruç tutmanın uygun görülmeyişinin sebebi, Receb ve Şaban aylarının Ramazan ayına benzemesinden kaçınılmasıdır. Çünkü hiç kesintisiz bir ay boyunca oruç tutmak sadece Ramazan ayına mahsustur. Hattâ Receb ayında bir ay süresince oruç tutmanın mendup bile olmadığını söyleyen İmam Gazâlî ve İbni Kayyim el-Cevzî gibi müçtehidler, Ramazan ayına benzememesi için diğer aylardan farklı olarak Receb ayında devamlı bir ay boyu oruç tutmayı mekruh görürler. (İhya, 1/237; Zadu’l-mead, 2764)

Diğer aylarda nasılsa, Receb ayında da ayın ortasında veya belli günlerinde, yahut üçer gün ara vermek suretiyle oruç tutulması tavsiye edilmektedir.

Görüldüğü gibi Receb ayında tamamen oruçlu geçirme hususunda bir hadis ve rivayet yoktur. Üç ayları hiç ara vermeden tutmak sünnet ve müstehap da değildir, sadece sâlih zatların güzel bir âdetidir. Receb ayını tam olarak tutanlara “Tutma!..” denilmez, ama fıkhı olarak da hükmünü belirtmek gerekir.

Madem Receb ayı günahların affedildiği aydır. Bağışlanmanın yolunu ve istiğfarın nasıl yapıldığını bilmek gerekiyor. Rivayete göre şu istiğfar duasını Receb ayında yedi kere okuyan kimsenin günahları affolunmaktadır.

“Estağfirullâhe’l-Azîme’llezî la ilahe illâ hû el-Hay-yül1-Kayyûmu ve etûbü ileyh. Tövbete abdin zâlimin li-nefsihî lâ-yemlikü li-nefsihî mevten velâ hayâten velâ nüşûrâ.”

“Hayat sahibi olan, her şeyi idare edip ayakta tutan, kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayan Allah’tan mağfiret dilerim. Kendi nefsine zulmetmiş kulun tövbesi gibi Ona tövbe ederim. Öyle bir kul ki, kendi nefsi adına ne ölüme, ne hayata ve ne de tekrar dirilmeye sahip değildir.” (Mecmuatü’l-ahzab, 1/599)

5/5 - (1 vote)
(Visited 362 times, 1 visits today)

Related posts

5 Thoughts to “Receb Ayı”

  1. Ayşe Çetin - Adana

    Receb ayının faziletleri, benim için manevi bir şifalandırma sürecini simgeliyor. Regaib Kandili’nde dualarımızın kabul olduğuna inanmak, içsel bir huzur ve güven hissi veriyor. Mi’rac gecesi ise, Peygamberimizin (s.a.v) yüce yolculuğunu düşünerek, onun öğretilerine daha sıkı sarılmaya ve hayatımı bu doğrultuda şekillendirmeye yönlendiriyor.

  2. Ali Aksoy - Bursa

    Receb ayı, benim için manevi bir yolculuğun başlangıcıdır. Regaib Kandili’nde dua ve ibadetle içsel bir temizlik yapma şansımız var. Bu ay, aynı zamanda Mi’rac gecesiyle zirveye ulaşıyor, Peygamberimizin (s.a.v) yüce yolculuğunu düşünmek, manevi bir coşku ve bağlılık duygusu yaratıyor.

  3. Zeynep Kaya - İzmir

    Receb ayı, bana her yıl yeniden başlama gücü veren bir zaman dilimi gibi geliyor. Regaib Kandili’nde dualarımızın kabul olduğuna inanmak, içsel bir huzur sağlıyor. Bu ay, Mi’rac gecesiyle taçlanarak, Peygamberimizin (s.a.v) mucizelerini hatırlamak ve onun öğretilerine daha fazla sarılmak için bir fırsat sunuyor.

  4. Mehmet Yılmaz - Ankara

    Receb ayının faziletleri, benim için bir içsel arınma ve yeniden doğma fırsatıdır. Bu ay, Regaib Kandili ile başlayarak, manevi bir coşku içinde geçiyor. Mi’rac gecesinde ise, Peygamberimizin (s.a.v) yüce yolculuğunu düşünmek, kendi hayatımda daha yüksek bir manevi seviyeye ulaşma çabasıyla dolduruyor.

  5. Elif Demir - İstanbul

    Receb ayı, benim için manevi bir nefes alma zamanıdır. Regaib Kandili’nde dualarımızın kabul olduğuna inanmak ve bu mübarek ayda daha fazla ibadetle Allah’a yaklaşmak, ruhsal bir dinginlik sağlıyor. Mi’rac gecesini bekleyişim ise, Peygamberimizin mucizelerini hatırlayarak, onun izinde olma arzusuyla dolu.

Leave a Comment